Arkadaşlar hepinize merhaba ve herkese bol kazançlar. Ben kendi adıma dikkatimi çeken bir konuya değinmek istiyorum. Ben yıllarca spor (özellikle tenis) konusunda birçok büyük forumda yöneticilik yaptığım için yazı yazma işine pek de uzak değilim ancak bir konuyu ya gözden kaçırmışım ya da son dönemlerde böyle oldu. Bu sitede dahil olmak üzere her yerde makale satın alanlar elbette ki dikkat çeksin, google aramalarında ön planda olmasını ister çünkü sonuçta ticari bir durum söz konusu. Bu "anahtar kelme" vurgusu ve hemen her siparişte "SEO" uyumlu yazılar istenmesiyle durum biraz farklı alana doğru gidiyor diye düşünüyorum. Yazının içeriği, o yazı hakkında ne kadar araştırma yapıldığı, içeriğinde varsa imla yanlışları ve anlatım bütünlüğü gibi olmazsa olmaz konular 2.plana atılmış gibi görünüyor. Yazılar için en büyük kıssas içinde kaç tane anahtar kelime geçtiği ve ne kadar SEO uyumlu olduğu. Buraya mahsus değil artık bir film veya bir dizi hakkında yorum okumak isteyince sadece dizinin ismi geçen, konu bütünlüğü olmayan, anahtar kelimeler koyulaştırılmış saçma sapan yazılarla karşılaşıyorum. Herkes yazısının daha çok insan tarafından görülmesini ister de bir de olayın içerik, anlatım kısmı var ve bu durum fazla öteleniyormuş gibi geliyor. Bu durumda yazıların bütünlüğünü ve ruhunu bozup birbirinden bağımsız kelime yığınlarının bir araya gelmesiyle sonuçlanıyor. Bunu şikayet ya da haddi aşmak olarak algılamayın lütfen ve bu siteyle ilgili, burda olan kimseyle en küçük bir sorunu olmayan biri olarak sadece acizane görüşlerimi paylaşayım dedim. Bilemiyorum haksızmıyım? Sizler ne düşünüyorsunuz onu da merak ediyorum.. Saygılarımla..

Kesinlikle size hak vermekteyim. Okumayı seven bir insanım. Her ne teknoloji yerine kitap yapraklarını tercih ediyor olsam da, kimi zaman uzunca zaman geçirebileceğim, hem bilgi edinip hem de hoşça zaman geçirmek için farklı siteleri ziyafet etmek istiyorum; ancak ne yazık ki, anahtar kelime üzerine yoğunlaşılarak, ana konudan uzaklaşılıyor. Bu tarz sitelerde en fazla 1 yazı okuyor ve siteden ayrılıyorum. Oysa yazının içeriği ve konu üzerine odaklanılmış sitelerde, hiç fark etmeden saatlerce okuyabiliyorum.

Bende anahtar kelimelerin yersiz kullanılmasından dolayı bazı yazıların anlamsızlaştığını ve çok basite kaçtığını görüyorum. Çok iyi bir okuyucu olduğum için yazıların tatsız, tuzsuz, sası bir tat aldığını görüyorum.

Tat arayanlar bence eski şairleri okumalı. insanlar para peşinde. Geçimini mak. Yazarak sağlamaya çalışan sıfıra yakın gelire sahip bir yazara ilham bile gelmek istemez. Gelse de geri kaçar. Edebiyat kallavi gelire sahip karnı tok sırtı pek en- sesi kalın insanların estetik ve zevkle değerlendirileceği bir sanat dalı... Google motoruna gelince... Fantastik bir hava yaratıyor o kadar... Botlar anahtarlara bakar. Bir de özgünlüğe bakar. 300 kelime oldu mu iş tamamdır. Makinelerin ruhu yoktur. Kalitesiz gördüğümüz yazıların ilk sırada olduğunu halen görüyoruz. Bu da bahsi geçen sanatsal yazıların bir değerinin olmadığını gösterir.

Ben bu paylaşımı yaparken, tat arama kısmında "Edebi" bir kaygı arayarak mı bu eleştiride bulunmuşum? Ya da bu işten geçimini sağlayanların şiirsel bir üslupla yazılarını kaleme almaları gerektiğini mi ima etmişim? Benim altını çizmek istediğim nokta, bırakın makale yazmayı, okumayı ve araştırmayı seven biri olarak anlamsız ve "anahtar" denilen kelime yığınlarının bir araya gelmiş olması.. Örneğin, akıllı telefonla ilgili karşılaştığım bir sorunu ararken karşıma çıkan sayfadaki tüm makalede "akıllı telefon sorunları" yazıp sorunla ilgili tek kelime etmeyen sayfalardan bahsediyorum. Bu işte uzun süredir varım ve neyin ne anlama geldiğini çok iyi biliyorum.. Ayrıca bir yazıdan tat almak için eski şairleri okumak diye bir zorunlulukta yok. Bilgiyi öne çıkararak ele alınmış bir teknoloji, bir sağlık makalesinden de tat alınabilir. Eğer yazdıklarımız anahtar kelime yığını olacaksa o zaman sayfa sahipleri kimseye para ödemeden 300 kelimelik bir "anahtar" yığını yapsınlar olsun bitsin.. Bu yazılar Google'de üst sıralarda çıkıyorsa o sistemin sorunudur.. Ben bu yazıyı yazan değil okuyan bir vatandaş gözüyle tam 2 yıl önce yazmışım.. Bugün de bu işten iyi düzeyde para kazanan biri olarak hala aynı yerdeyim..

hocam, tat alınabilir derken sözcükleri kemirecek değiliz elbet. Tat almaktan kasıt okunaklı akıcı eğlendirici keyif verici bir yazıdır. Edebi üslup yazım becerisi gerektirir. O yüzden sizi çok iyi anladığımı bilmenizi isterim. Kendiniz de ikidir aynı şeyi söylüyorsunuz

."makalede "akıllı telefon sorunları" yazıp sorunla ilgili tek kelime etmeyen sayfalardan bahsediyorum. " Böyle bir yazıya nasıl ulaştınız? Google arama motorundan değil mi? Yani bu absürt yazı görevini fazlasıyla yapmış oldu. Ziyaretçiyi siteye şöyle böyle çekti. Siz yazıyı beğenmediniz ve çıkıp gittiniz. Sizin gibi 100 bin kişi var ve bu insanlar site sahibine hit getiriyor. Para kazandırıyor. Adam sitesini satarken 5K diyor-6K diyor. İşe yaramayan bir siteyi ( sizin deyiminizle) 40 bin liraya satan adamlar gördüm. Mesele budur.

İşte mesele salt "Ticari" bir meseleyse o zaman iyi yazar ya da kötü yazar diye bir ayrım yapmaya gerek yok.. Ya da sayfa sahiplerinin para harcamasına dahi gerek yok. 2 paragrafta 15 kez anahtar sözcüğünü geçir olsun bitsin.. Ben burada zaten bunu yazanları değil sistemin bu şekilde olmasını eleştirmiştim.. Zamanının önemli bir kısmını internette geçiren biri olarak anlamsız paragraflarla çok karşılaştığım için bunu böyle yazdım.. İşin ticaretini ben yapmıyorum ama yapan için bu zorunluysa böyle devam edilsin ama ben bir kullanıcı olarak anlamlı yazılar bulduğum sayfaları tercih ediyorum. Benim derdim sadece anlam ve bilgi konusu..

Serdar Yılmaz özel mesaj linkini kontrol edin. Demek istediğim şeyi anlarsınız.